Dünyada GDO’larla ilgili rakamları yayınlayan bir kurum var. Biyoteknoloji
şirketleri tarafından finanse edilen, merkezi Kanada’da bulunan, tüm raporlarının tek bir ferdin imzasıyla çıktığı bir müessese. Herhalde adamevinde laptopla oturuyor, işini oradan görüyor, tüm dünyaya bu verileri
yayınlıyor. Bizler de dahil herkes verilerini oradan alıyor. Oradan çok i·lginçraporlar çıkıyor arkadaşlar, GDO'lu tohumla üretim meydana getiren çiftçiler ve
ülkelerin ekonomileri ihya oldu benzer biçimde. Örnek veriyorlar üç ülkeyi, Hindistan,
Çin, cenup Afrika. Bu ülkelerin GDO'lu tohumla üretime geçtikten sonra
ekonomilerinin düzeldiği, çiftçilerinin zenginleştiği, hatta Çin’de bir çiftçi
ailesi bu konuda örnek gösteriliyor. Çiftçi hanım kocasını kaybetmiş, üç çocuğuyla
kalmış, iyi mi geçineceğini düşünürken, GDO'lu tohumla tarımsal
üretime başlamış. Öyle kazanmış öyle kazanmış ki, şimdi çocukları kolejlerde
okuyormuş ve utanmasalar kadın da tarlasına traktör yerine Grand
Cheroke’yle gidip geliyor diyecekler. Böylesine abartılı raporlar yayınlıyorlar.
Bu abartılı anlatımlar doğru mu ? GDO'lu tohumla
üretim yapılan alan Hindistan’da tüm ziraat arazilerinin yüzde 4,2’sini oluşturuyor.
Çin’de yüzde 1 bile değil, 0,7. Güney Afrika’da ise yüzde 2’nin bile
altında, yüzde 1,8. Bir ülke düşünün ki topraklarının yüzde 1’inde GDO'lu
tohumlarla üretim yapacak, iç borçlarını, dış borçlarını ödeyecek, milli geliri
artacak, halkı refah içinde yüzecek! Mantıken bu şekilde bir şey var mı arkadaşlar?
Raporlar konu alıyor işte! Bunlara inanan oluyor herhalde.
Bir de altın çeltik var. Dünyayı ikiye böldüğümüzde kuzey yarımküre
buğdayla, güney yarımküre de ağırlıklı olarak pirinçle besleniyor. Pirinçte
A vitamini bulunmadığından dolayı da özellikle çocuklarda ve hamile bayanlarda
görmeyle ilgili birtakım sıkıntılara yol açıyor. 1999 senesinde Alman
ve İsviçreli bilim insanoğluı oturdular, nergis bitkisinden çeltiğe bir gen aktarmak
suretiyle A vitamini üretmesini sağlamış oldular. Bu üretim nasıl oluyor?
Aktarılan gen çeltik içerisinde beta karoten üretimini sağlıyor, bunu yediğinizde
vücudunuzda A vitaminine dönüşüyor. Dönüşüm şartları ne? Vücudunuzda
kafi yağ, protein ve çinko bulunması. Peki, düşünün o açlıkla
mücadele eden, kaburgaları meydana çıkmış, kaburgaları ve kemiklerinin
üzerinde bir tek bir zar şeklinde deri kaplı olan insanoğluı. Yeterli protein, çinko
ve yağ bende var, onlarda yok. Dolayısıyla o açlık çeken insanlarda da A vitaminin
dönüşmesi mümkün değil diyemiyorum.Çünkü “Altın Çeltik”ten A
vitaminini ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için o çocuğun 5,5 kilo, kadınınsa7,5 kg her gün o pilavdan yemesi gerekiyor. Hangi biriniz yiyebilirsiniz
her gün 5 yahut 7 kilo pilav? Hadi bigün inat eder yersiniz de ikinci gün
herhalde pilavın adı geçse kaçacak yer ararsınız. Hâlbuki iki kaşık patates
veya yarım tabak sebze yemeğiyle A vitamini ihtiyacımızı karşılayabiliyoruz.
Emoticon